

Sanayi devrimiyle birlikte başlayan tüketim toplumu tüm çılgınlığıyla devam ediyor. Tüketicilerin taleplerini karşılamak için seri üretimin sınırlarını zorlayan firmalar ister istemez doğal kaynakları zedeliyor. İşte tüm bu sorunlar küresel ısınma ve enerji krizlerinin kapımıza gelmesine neden oluyor. Son dönemde yaşanan sorumsuz üretim ve tüketim, iklim değişikliği ve küresel ekonomik sorunlar hem bizleri hem de gelecek nesilleri etkiliyor. O yüzden sürdürülebilir kalkınma çerçevesi altında yeşil girişimcilik, yeşil ekonomi, yeşil teknoloji, yeşil kimya, sıfır atık, geri dönüşüm, bilinçli tüketim, tasarruf, yenilenebilir enerji kaynakları, organik tarım, permakültür gibi konu başlıklarını içeren sürdürülebilir yaşamı zorunlu bir hale geliyor. Ekolojik ve Ekonomik bakış açısı ile çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlanırken ekonomik gelişme, gelir artışı, istihdam ve fakirliğin azaltılmasına da katkı sağlanmış oluyor.
Sürdürülebilir Yaşamın İlkeleri:
- İnsana ve Çevreye Sorumlu Üretim
- Yerinde ve Milli Üretim (Üretimin tüketicilere yakın olması)
- Geri Dönüştürülebilir ve Biyobozunur Üretim
- Sorumlu Tüketim (Tasarruf için gereksiz tüketim olmaması)
- Türetim (Kişinin kendi ihtiyaçlarını gerektiğinde kendi başına üretip tüketmesi)
- Gelecek nesilleri ve diğer canlıları-cansızları, doğayı düşünmek
Ekoloji:
Ekoloji, bütün canlılar için ortak olan ve canlılar üzerinde etki yapabilen temel konularla ilgilenir. Diğer bir ayırıcı özelliği ise ekolojinin bir canlıya ait belirli organları ve bu organlardaki hayat süreçlerini değil, canlıların içinde bulundukları hayat ortamı ve diğer canlılarla olan karşılıklı ilişkilerini incelemesidir.
KURAKLIK ve KITLIK RİSKİ
Son dönemde yaşanan sorumsuz üretim-tüketim ve kimyasal atık sorunları “ekosistem” denilen Dünyanın döngülerini kırıyor hem bizleri hem de gelecek nesilleri olumsuz etkiliyor. İklim değişimi ile su kıtlığı ve onun sonucu gıda kıtlığı hem insanların sağlığını hem de ekosistemdeki tüm canlıları tehdit ediyor. Bu anlamda; yenilenebilir ve alternatif enerji kaynakları, yeşil teknoloji, yeşil kimya, atık yönetimi, geri dönüşüm, yerli ve kaliteli üretim, milli tarım, döngüsel ekonomi, bilinçli tüketim ve tasarruf gibi konu başlıklarını içeren sürdürülebilir yaşam zorunlu bir hale geliyor.

Simyada madde ile ruh, canlılar ve cansızlar aynı bir pilin eksi (-) ve artı (+) kutbu gibi zıt enerjilerin uyumlu bir dengesi içindedir. Antik Yunan filozofu Platon’a (Eflâtun) göre hayat, döngülerden ibarettir ve her şey akış halindedir. Ateş havaya, hava suya, su toprağa ve toprak ateşe dönüşür. Dört element dışında beşinci ise nefes gibi her yerde olan eter (İngilizce: Ether, Arapça: Esîr) adı verilen elementtir ki o aynı simya sanatındaki yaratım gücü olan “Felsefe Taşı” gibi hem her yerde hem de hiçbir yerdedir.
Simya ve kimya sözcüklerinin etimolojik kökeni de aynıdır. Kimya (İngilizce: Chemistry), aslında mitoloji, astroloji ve maji olmayan simyadır. Kimyanın kökeni simya (İngilizce: Al-chemy), Arapçada “El-Kimia” olarak okunur. “El” belirteç artikelini ifade ederken, “Kimia” kelimesinin kökeni Eski Mısır dilinden geliyordu. Khem. Karartı=Kara Toprak.
Bireysel ve Kurumsal Danışmanlık için ;
Bütünsel Sağlık ve Ekolojik Sürdürülebilir Yaşam Danışmanlığı için randevu talep edebilirsiniz.
Grup Eğitsel Çalışmaları için;
İstanbul'da veya başka bir şehirde atölye (workshop) eğitsel çalışmalarına katılabilirsiniz.
Halk Seminerleri için;
Mekan, ulaşım, konaklamanın karşılanması şartıyla halka açık seminer talep edebilirsiniz.
Sosyal Sorumluluk Etkinlikleri için;
Toplumsal fayda amaçlı ulusal ve uluslararası projelere ortak olabilir veya yeni projeler sunabilirsiniz.